bekir
YENİ ÜYELER
Yaş :
Kayıt tarihi : 22/08/08
Mesaj Sayısı : 26
Nerden : mersin
İş/Hobiler : knıght oynamak
Lakap : no ks come ws
|
Konu: üzülmeme gerek yokmuş... C.tesi Ağus. 23, 2008 6:44 am |
|
|
> >Ayakkabıcı, yeni getirdiği malları vitrine yerleştirirken, sokaktaki > >bir çocuk onu seyretmekteydi. Okullar kapanmak üzere olduğundan, spor > >ayakkabılara rağbet > >fazlaydı. Gerçi mallar lüks sayılmazdı ama, küçük bir dükkân için > >yeterliydi. > >Onların en güzelini ön tarafa koyunca, çocuk vitrine doğru biraz > >daha yaklaştı. > >Fakat bir koltuk değneği kullanmaktaydı. Hem de güçlükle... > > > >Adam ona bir kez daha göz attı. Üstündeki pantolonun sol kısmı, > >dizinin alt kısmından sonra boştu. Bu yüzden de sağa sola uçuşuyordu. > >Çocuğun baktığı > >ayakkabılar, sanki onu kendinden geçirmişti. Bir müddet öyle durdu. > >Daldığı > >hülyadan çıkıp yola koyulduğunda, adam dükkândan dışarı fırlayıp: > > > >- "Küçüüük!" diye seslendi." Ayakkabı almayı düşündün mü? Bu seneki > >modeller bir hârika!" > > > >Çocuk, ona dönerek: > > > >- "Gerçekten çok güzeller!" diye tebessüm etti, "Ama benim bir > >bacağım doğuştan eksik". > > > >- "Bence önemli değil!" diye atıldı adam. "Bu dünyada her şeyiyle tam > >insan yok ki! Kiminin eli eksik, kiminin de bacağı. Kiminin de aklı > >veya vicdanı." > > > >Küçük çocuk, bir şey söylemiyordu. Adam ise konuşmayı sürdürdü: > > > >- "Keşke vicdanımız eksik olacağına, ayaklarımız eksik olsa idi." > > > >Çocuğun kafası iyice karışmıştı. Bu sefer adama doğru yaklaşıp: > > > >- "Anlayamadım!. dedi. Neden öyle olsun ki?" > > > >- "Çok basit!" dedi, adam. "Eğer vicdan yoksa, cennete giremeyiz. Ama > >ayaklar yoksa, problem değil. Zaten orda tüm eksikler tamamlanacak. > >Hâttâ sakat insanlar, > >sağlamlara oranla, daha fazla mükâfat görecekler..." > > > >Küçük çocuk, bir kez daha tebessüm etti. O güne kadar çektiği acılar, > >hafiflemiş gibiydi. Adam, vitrine işâret ederek: > > > >- "Baktığın ayakkabı, sana yakışır!" dedi. "Denemek ister misin?" > > > >Çocuk, başını yanlara sallayıp: > > > >- "Üzerinde 30 lira yazıyor" dedi, "Almam mümkün değil ki!" > > > >- "İndirim sezonunu senin için biraz öne alırım!" dedi adam, "Bu > >durumda 20 liraya düşer. Zâten sen bir tekini alacaksın, o da 10 lira > >eder." > > > >Çocuk biraz düşünüp: > > > >- "Ayakkabının diğer teki işe yaramaz!" dedi, "Onu kim alacak ki?" > > > >- "Amma yaptın ha!" diye güldü adam. "Onu da, sağ ayağı eksik olan > >bir çocuğa satarım." > > > >Küçük çocuğun aklı, bu sözlere yatmıştı. Adam, devam ederek: > > > >- "Üstelik de öğrencisin değil mi?" diye sordu. > > > >- "İkiye gidiyorum!" diye atıldı çocuk, "Üçe geçtim sayılır." > > > >- "Tamam işte!" dedi adam. "5 Lira da öğrenci indirimi yapsak, geri > >kalır 5 lira. O da zâten pazarlık payı olur. Bu durumda ayakkabı > >senindir, sattım > >gitti!" > > > >Ayakkabıcı, çocuğun şaşkın bakışları arasında dükkâna girdi. İçerdeki > >raflar, onun beğendiği modelin aynıyla doluydu. Ama adam, vitrinde > >olanı çıkarttı. Bir > >tabure alıp döndükten sonra, çocuğu oturtup yeni ayakkabısını > >giydirdi. Ve > >çıkarttığı eskiyi göstererek > > > >- "Benim satış işlemim bitti!" dedi, "Sen de bana, bunu satsan memnun > >olurum." > > > >- "Şaka mı yapıyorsunuz?" diye kekeledi çocuk, "Onun tabanı delinmek > >üzere. Eski bir ayakkabı, para eder mi?" > > > >- "Sen çok câhil kalmışsın be arkadaş..." dedi adam, "Antika > >eşyalardan haberin yok her hâlde. Bir antika ne kadar eski ise, o > >kadar para tutar. Bu yüzden > >ayakkabın, bence en az 30-40 lira eder." > > > >Küçük çocuk, art arda yaşadığı şokları üzerinden atabilmiş değildi. > >Mutlaka bir rûyada olmalıydı. Hem de hayatındaki en güzel rûya. > >Adamın, heyecandan terleyen > >avuçlarına sıkıştırdığı kâğıt paralara göz gezdirdikten sonra, 10 > >liralık > >banknotu geri vererek: > > > >- "Bana göre 20 lira yeterli." dedi. "İndirim mevsimini başlattınız > >ya!" > > > >Adam onu kıramayıp parayı aldı. Ve bu arada yanağına bir öpücük > >kondurdu. Her nedense içi içine sığmıyordu. Eğer bütün mallarını bir > >günde satsa, böyle bir > >mutluluğu bulamazdı. Çocuk, yavaşça yerinden doğruldu. Sanki koltuk > >değneğine > >ihtiyaç duymuyordu. Sımsıcak bir tebessümle teşekkür edip: > > > >- "Babam haklıymış!" dedi. "Sakat olduğum için üzülmeme hiç gerek > >yok! demişti." > > > >* Her Rüzgar Savuracak Bir Toz bulur, > >* Her Hayat Yaşanacak Bir Can Bulur, > >* Her Umut Gerçekleşecek Bir Düş Bulur > >* Bulunmayacak Tek Şey Senin Benzerindir |
|
Admin
Admin
Yaş : 34
Kayıt tarihi : 09/08/08
Mesaj Sayısı : 414
Nerden : tarsus
İş/Hobiler : fotoğraf çekmek,pc
Lakap : teknopat
|
Konu: Geri: üzülmeme gerek yokmuş... Ptsi Ağus. 25, 2008 3:26 am |
|
|
saol... |
|
derndevlet
YENİ ÜYELER
Yaş :
Kayıt tarihi : 15/09/08
Mesaj Sayısı : 95
Nerden : ankara
İş/Hobiler : ögrenci
Lakap : deliboys
|
Konu: Geri: üzülmeme gerek yokmuş... Salı Eyl. 16, 2008 6:04 am |
|
|
bu hikaye beni yaraladı derinden |
|
sweet vagabond
YENİ ÜYELER
Yaş : 31
Kayıt tarihi : 30/09/08
Mesaj Sayısı : 74
Nerden : _***11/SOS B***_
İş/Hobiler : ögrenci
Lakap : _D_E_L_İ K_I_Z_
|
Konu: Geri: üzülmeme gerek yokmuş... Perş. Kas. 06, 2008 5:09 am |
|
|
saolllllllllll |
|
Admin
Admin
Yaş : 34
Kayıt tarihi : 09/08/08
Mesaj Sayısı : 414
Nerden : tarsus
İş/Hobiler : fotoğraf çekmek,pc
Lakap : teknopat
|
Konu: Geri: üzülmeme gerek yokmuş... Perş. Kas. 06, 2008 11:38 am |
|
|
gsl bencede |
|